Son zamanlarda tüm dünyayı kasıp kavuran Dubai Çikolatası, sosyal medyanın gücüyle kısa sürede global bir fenomene dönüştü. Ülkemizde de birçok üreticinin kendi versiyonlarını sunmasıyla bu trend daha da güçlendi. Ancak bu çikolatanın arkasındaki hikaye, düşündüğümüzden çok daha ilginç. Peki duabi çikolatası nedir? Nasıl yapılır? Sahibi kim? Tarihi ne?
38 yaşındaki Britanyalı Mısırlı girişimci Sarah Hamouda, basit bir yan iş olarak başladığı bu serüveni, sosyal medya sayesinde küresel bir başarıya dönüştürdü. Hamouda’nın amacı, Orta Doğu’nun geleneksel tatlarını modern çikolatalarla harmanlayarak yeni bir deneyim sunmakmış. TikTok’ta viral olan bir video sayesinde markası dünya çapında tanınan Hamouda, bugün Kanada’dan Arjantin’e kadar birçok ülkeden sipariş alıyor.
Bu durum, bize sosyal medyanın gücünü bir kez daha gösteriyor. Ancak unutmayalım ki, viral olan her ürünün arkasında kaliteli bir üretim ve özgün bir fikir yatıyor. Dubai Çikolatası da bu durumun en güzel örneklerinden biri.
Peki, neden Türkiye gibi zengin bir mutfak kültürüne sahip bir ülkede benzer bir başarı yakalayamıyoruz? Gaziantep’in fıstığıyla, ülkemizin çeşitli yöresel tatlarıyla çok daha özgün ve lezzetli çikolatalar üretebilirdik. Ancak maalesef, birçok üretici kopya ürünler üretmekle meşgul. Trileçe furyası, Kıbrıs Tatlısı gibi örnekler de bu durumu kanıtlıyor.
Dubai Çikolatası’nın başarısı, bize kendi ürünlerimizi daha iyi tanıtıp dünya pazarına sunmamız gerektiğini gösteriyor. Yaratıcılığımızı kullanarak özgün ürünler geliştirmeli ve bunları sosyal medya gibi güçlü araçlarla dünyaya duyurmalıyız. Aksi takdirde, başkalarının yarattığı trendlerin peşinden koşmaya devam edeceğiz.
Sonuç olarak, Dubai Çikolatası bize hem bir fırsat hem de bir ders veriyor. Bu fırsatı değerlendirerek kendi markalarımızı yaratmalı ve ülkemizin zengin mutfak kültürünü dünyaya tanıtmalıyız. Unutmayalım ki, her başarılı ürünün arkasında bir hikaye ve bir tutku vardır.
